Geleceği tahmin etmemiz her zaman zor olmuştur.. Bu yılda piyango milyoneri olabileceğimiz gibi, gelişmelere kayıtsız kalıp işimizi/işletmemizi de kaybedebiliriz. Forumlarda ve sektöründeki uzman kişilerin yorumlarından faydalanarak sizler için PMO’da bu yıl için popüler olacak teknik ve konuları derledik.. Burada yer vermediğimiz konular olduğunu düşünüyorsanız lütfen yorumlarınız ile katkıda bulunun.
1 – Chief Portfolio Management Office (CPMO)
Sektöründe uzman bir çok kişi Proje yönetim ofislerinin fonksiyonlarına göre ayrılmasının süreçlerin takibi ve işleyişi açısından daha faydalı olduğu görüşünde. Bazı büyük şirketler, değişikliklerini ve projelerini daha iyi yönetmek, organizasyonel stratejilerini geliştirmek ve uygulamak için bünyelerinde CCO – Chief Change Officer gibi birimler oluşturmuştur. CCO gibi bölümler organizasyonel yapı içinde CPMO(Chief Portfolio Management Office- Baş portfolyo yönetim ofisi)’a öncülük edip, stratejilerin ve projelerin daha efektif uygulanmasını, projeden sağlanacak faydaların bütün organizasyon tarafından benimsenmesini sağlar.
2- İşinizi SaaS(Software as a Service) ve Cloud(Bulut) Sistemine Taşıyın
Organizasyonlar sürekli çıktılarının kalitesini sürdürmek ve daha da geliştirmek için işletmelerinde kullandıkları yazılımlar ile problemler yaşar. Ayrıca artan talepleri doğrultusunda yükselen fiyatlarda şirketleri zora sokar. Ancak yeni teknolojiler sayesinde organizasyonların bu yükü kısmen hafifliyor. Cloud çözümleri şirketlere farklı ödeme seçenekleri ve kullanım kolaylıkları sağlamakta. Anlaşmanızı ister aylık isterseniz bir senelik yapabilirsiniz. Böylece kullandığınız sistemden verim alamadığınızı gördüğünüz an vazgeçme veya değiştirme hakkınız oluyor. Bu durum risklerinizi ve maliyetinizi en az seviyeye çekiyor.3- Sürekli Gelişimi Benimseyin
Organizasyonlar artık proje yönetim ofislerini, elemanlarını geliştirmek, yeni bilgiler öğretmek, en iyi pratik yapma ortamını sağlamak ve bunu bütün organizasyona yaymak için kullanmakta. Bu eğitimlerin temel amacı, bütün çalışanların aynı dili konuşabilmesi ve proje özelinde kendilerinden tam olarak neyin beklendiğini anlamalarını sağlamaktır. Bu eğitim ve süreçler gerekirse proje yöneticisini ve sponsorunu da kapsayabilir. Rollerinin açık şekilde belirlenmesi, kendilerinin de bunu anlaması gerekmektedir.
Belirli günler arasına sıkıştırılmış eğitimler genellikle verimlilikten ve şirket kültürünü yansıtmaktan uzaktır. Sürekli gelişimi benimseyen kurumlar daima kendilerini işine adar ve kendilerini mesai saatleri ile sınırlamazlar.
4- Portföy, Kaynak ve Talep Yönetimi (RDM)
Organizasyonların sorun yaşadığı bir konu da elemanlarından elde edecekleri maksimum verim kapasitelerinin %85idir.(Eğer şanslılarsa) Ayrıca geri kalan %15in içinde ortaya çıkacak fazladan talepler için gerekecek insan gücü yer alamamaktadır. Diğer bir zorluk ise bu noktada ortaya çıkıyor.. Projenizin gelişimini ve bahsettiğimiz ekstra insan gücünü nasıl kontrol edeceğinizi ve tedarik edeceğinizi düşünmeniz gerekiyor. Portföy kaynak ve talep yönetimi burada size yardımcı olacak yaklaşımlar sunuyor. Şirket içi ve dışı tüm kaynaklar ile ilgilenerek (çalışanlar, paydaşlar, kontrat yapıcılar, materyaller vs.) bunlardan stratejik bir karışım hazırlar.
5-Entegre PMO Modeli ve Karmaşık Yönetim
Birçok organizasyonun yapısını incelediğiniz zaman birbirleriyle koordine şekilde çalışan, veri paylaşımında bulunan PMO(proje yönetim ofisleri) bulabilirsiniz. Bunların bir kısmı projeye bağlı olarak geçici olabildiği gibi, ilgili birimlerin altında (IT, insan kaynakları) kalıcıda olabilir. Bu durum dışarıdan bakıldığında karmaşık bir idari yapı ve fazladan süreç gibi gözükse de durum hiçte öyle değil. PMO’lar sayesinde doğru bilgi, doğru kişiye, doğru zamanda ulaşıyor ve işlerin tam istenildiği gibi yapılmasını sağlıyor.
Subscribe to our mailing list to get the updates to your email inbox...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder